ara ara o kadar boş ki hayat ,boşlukları doldurmak lazım kelimelerle..

bokumda boncuk bulsam kolye yapardım..ve evet sevinirdim..

14 Aralık 2010 Salı

İdolümsün Derya Baykal

çok değil 26 günlük gelinim...ama bekarlığımda izlediğim Deryalı Günler'in faydasını yine o zamanlar ördüğüm bereler ve şallar haricinde yeni yeni görüyorum tam manasıyla...
"senden evhanımı olmaz"..."sen de evlencen de görcez" ...nidalarına karşı geliştirdiğim yemek formülleriyle ev hanımlığımı,üstüne üstlük ekonomik bi ev hanımı olduğumu kanıtladım ey ahali...

eveli gün yaptığım fırında tavuk yemeğinin, tavuklarını 40 haramiler edasıyla yiyince geriye kalan tavuk suyu,yağı ve bi kaç patatesi ,üstüne bikaç haşlanmış patates daha katıp ısıttım..blenderdan geçirip enfes bi püre yaptım...bi yandan yedik ,bi yandan da "devir ekonomi devri mıhhahhmınnahhhha" diyerek olaya zekice yaklaştığımızın altını çizdik...

şimdi sıra dünden artan püreyi nerde kullanacağımızı bulmakta..böyle böyle 15 gün boyunca artık yemekleri revizyona sokup yeni yemeklere sevgimi katıp,aile ekonomisine can katacağımı düşünmekteyim...umarım bi yerden patlak verip küflenen yemekle,ağzında patates püresi bulamacıyla ölen yeni evli çift olarak gastelerin 3. sayfasını süslemeyiz....(sanmam bayatlatmıyorum zira yemekler!!)

kendisi kartondan süt yaparken görülüyor..
bugünlere gelmemde emeği geçen  Derya Baykal ve tüm ekibine teşekkürü borç bilirim...dilerlerse dünkü yemekten neler çıkarabileceğimi göstermek için beni programa davet edebilirler...:D yoğun çalışmalarımla bayat ekmekten sandalye bile yapabilirim bu gidişle zira..(övünmek gibi olsun haddii)

Hiç yorum yok: